start up nedir

Start-Up Nedir? Start-Up Şirketi Nasıl Kurulur?

Yayın Tarihi: Güncelleme Tarihi:

Start-up’lar girdikleri sektörde yerleşik düzeni ve iş yapma yöntemlerini değiştirmeyi amaçlayan, yenilikçi ve enerjik girişimleri temsil eder. Start-up denildiğinde akla var olan değil, genellikle daha önce keşfedilmemiş ama talep görecek bir ürün veya hizmet gelir. Start-up’lar önceden piyasaya sunulmuş bir ürün veya hizmeti bile ele alıyor olsa ona yepyeni bir bakış açısı getirmeyi hedefler. Kendi sektörlerinde “Yıkıcı” olarak da tanımlanmalarının nedeni budur. Dünya genelinde çok ünlü start-up’lara baktığımızda Facebook, Amazon, Netflix, Uber, Apple gibi daha çok Big-Tech’teki şirketlerin öne çıktığını görebiliriz. 

Start-Up Nedir?

Start-up iş operasyonlarının ilk aşamalarında olan, genellikle yeni bir ürün ya da hizmet geliştirmeyi hedefleyen girişim ya da şirketlerdir. Talep ya da ihtiyaç duyulduğuna inanılan bir ürün/hizmet üzerine yoğunlaşırlar. Bir veya birden fazla girişimci tarafından kurulabilen start-up’lar çoğunlukla sınırlı gelir ama yüksek maliyetlerle işe başlar. Risk sermayedarları, melek yatırımcılar gibi kaynaklardan sermaye arayan girişimciler hayal ettiklerini gerçeğe dönüştürmek için yüksek oranda risk almaya hazırdır. Start-up’lar dünya genelinde olduğu kadar ülkemizin de ekonomisi ve inovasyonu üzerinde çok etkin rol oynar. Ekonominin can damarı olarak da nitelendirilebilirler. 

Start-Up’ların Özellikleri Nelerdir?

Start-up’lar çoğunlukla en son teknoloji ve yeniliklerle anılır. Bu tarzdaki işletme ve girişimler ekonomileri büyük oranda dönüştürüp, insan yaşamında devrim yaratan benzersiz çözümler getirir. Yaygın olarak görülen şirket çalışma şekillerinin aksine daha önceden yapılan bir işi kopyalamazlar. Yalın girişim metodolojisinin yaratıcısı Eric Ries start-up’ları aşırı belirsizlik koşulları altında yeni ürünler ve hizmetler yaratmak için tasarlanmış kurumlar olduğuna dikkat çeker. Start-up girişimleri yapılarındaki bu yüksek risk sebebiyle çoğu kez başarısızlığın gölgesinde kalabilseler de ısrarlı ve iyi bir strateji izleyen girişimciler global çapta ses getirebilir. Özetle start-up’ların başlıca özellikleri şu şekilde maddelenebilir:

  • İnovasyon start-up’ların en temel özelliğidir. Piyasada yaygın olan ürün ya da hizmetlere değil yeni seçenek ve yaklaşımlara odaklanırlar.
  • Yapay zeka ve diğer teknolojik gelişmelerin kullanılması olmazsa olmaz özellikler arasındadır. Teknolojik çözümler sayesinde yüksek oranda rekabet avantajı sağlamayı amaçlarlar.
  • Ölçeklenebilir ve tekrarlanabilir iş modelleri yaratırlar.
  • Start-up denildiğinde hızlı büyüme akla gelir. Girişimciler çok hızlı şekilde büyüyüp gelişmeyi hedefler.
  • Çoğunlukla genç insanlar tarafından gerçekleştirilen girişimlerdir. Bazı kişiler 5 yıllık start-up tecrübesinden sonra başka bir sektörde/şirkette çalışmaya başlar.
  • Hızlı ve tempolu bir çalışma ortamı bulunur.
  • Sürecin hemen her basamağında belirsizlik/risk bulunur. Bu durum yenilikçi ve hayal gücü kuvvetli girişimcilerin başarıya ulaşmalarında etkin rol oynar. 
  • Kurucular çoğunlukla başlangıçtaki finansörlerdir. Aynı zamanda işe başlamadan önce dış yatırım kaynakları arayabilirler.

Start-up’lar yüksek risk ve başarısızlık olasılığına rağmen inovasyona odaklanma, yaratıcı düşünme, birçok öğrenme fırsatı elde etme, stres altında çalışabilme gibi önemli faydalar kazandırabilir. 

start upların özellikleri

Start-Up’ların Diğer Şirketlerden Farkı Nedir?

Start-up ve girişimcilik birbiri ile sıkça karıştırılan iki terimdir ancak anlamları aynı değildir. İkisinin de yeni bir iş kurmayı gerektirmesi belirtilen karışıklığın temel nedeni olsa da aralarında önemli farklılıklar bulunur. Özellikle iş kurma, ölçeklendirme, risk düzeyi ve genel olarak yaklaşımlara bakıldığında belirgin ayrımlar görülür. Aslında bu durum “Her start-up bir girişimcilik eylemi ancak her girişim bir start-up değildir.” şeklinde de özetlenebilir. Start-up ile diğer girişimci şirketler arasında temel farklar şunlardır:

  • Girişimcilik, bir işletmenin kurulması, işletilip yeni pazarlar bulunması sürecinin tümünü kapsar. Start-up’lar ise daha niş bir hedefle yola çıkar. Hızlı büyümeye, yeniliğe odaklanır ve bunu neredeyse her zaman son teknolojik çözümlerle birleştirir. Her girişimci şirket böyle bir hedefe sahip olmayabilir.
  • Start-up kurucu ile yatırımcıları yenilikçi, yaratıcı ve teknoloji dostu bireyler olarak görülür. Yeni ve eşsiz bir şeyler inşa etme motivasyonuna sahiptirler. Girişimciler ise daha çok uzun vadeli ve sürekli iş fikri ile yola çıkar. 
  • Start-up’larda odak işin kendisidir ancak girişimci şirketlerde genellikle girişimcinin adı ve ünvanı daha fazla öne çıkar. Markalaşma hedefi bulunur. 
  • Ölçeklenebilirlik ve hızlı büyüme potansiyeli start-up’ların karakteristik özellikleri arasındadır. Odak noktaları ise mevcut düzeni bozan, yepyeni pazarlar yaratan yenilikçi ürün ve hizmetler geliştirmektir. Diğer girişimci şirketler ise genellikle zamana yayılan uzun vadeli hedeflere sahiptir. 
  • Start-up şirketleri çoğunlukla belli bir girişime yöneliktir, teknoloji odaklıdır ve var olan pazarları değiştirmeyi hedefler. Diğer şirketler ise daha geniş bir endüstri ve iş modeli yelpazesini kapsar. Örneğin girişimciler birden fazla şirket kurabilir. 
  • Start-up’lar esas olarak globalleşmeyi vizyonlar ve çalışma sistemini bu hedef doğrultusunda oluşturur. Diğer şirketlerin ise böyle bir amacı bulunmayabilir. 

Start-up ile diğer şirketler temelde iş kurmayı, risk almayı ve değer yaratmayı içerse de farklı değerlendirilmelidir. Girişimcilik denildiğinde bir işi kurmak ve yürütmek akla gelirken start-up’lar bunun yanında hızlı büyüme, ölçeklenebilirlik potansiyeli, yenilenme (inovasyon) ve mevcudu bozma ile karakterize edilen özel bir girişim türüdür. 

Start-Up Gelir Modelleri Nelerdir?

Start-up gelir modeli girişimci ya da şirketin gelir elde etmek ve faaliyetlerini sürdürebilmek için kullandığı stratejidir. Başka bir deyişle start-up’ın nasıl para kazanıp maliyetlerini ve yatırımlarını karşılayabileceğini tanımlar. Gelir elde etme ile ilgili planlamalar yapılır. Ürün ve hizmetlerin fiyatlandırılması, dağıtım ve satış yöntemleri de gelir modeli içine dahil edilebilir. Reklamlar, lisanslama, abonelik ücretleri, ürün satışları öne çıkar. Gelir modelleri şirketin iş modeli ile yakından ilişkilidir. En popüler 5 start-up gelir modeli şunlardır:

  • Yinelenen Gelir Modelleri (Recurring Revenue Models)
  • İşlem Geliri Modelleri (Transaction Revenue Models)
  • Bağlı Kuruluş Gelir Modelleri (Affiliate Revenue Models)
  • Reklam Geliri Modelleri (Advertising Revenue Models)
  • Kullanıma Dayalı Gelir Modelleri (Usage-Based Revenue Models)
New call-to-action

Dünyada Başarılı Start-Up Şirket Örnekleri

Teknolojik gelişmelerle bağlantılı olarak hızla ortaya çıkan, günlük hayata nüfus eden ve sektörlerinde adeta devrim yaratıp öncülük yapan birçok start-up şirketi vardır. Özellikle dünya genelinde tanınma başarısı gösterip çok geniş kitlelere ulaşmayı başaran şirketlerin belli başlı özellikleri dikkat çekicidir. Global start-up’lar güçlü bir ekibe, etkili büyüme planına, finansal güce ve doğru fikre sahiptir. Sorunları tespit edip, yepyeni çözümler sunan dünyanın dev start-up şirketleri arasında şunlar yer alır:

  • Netflix
  • Apple
  • Google
  • Facebook
  • Uber
  • Airbnb
  • SpaceX
  • Xiaomi
  • EBay
  • Amazon
  • Dotcoms
  • Microsoft
  • Meta

Türkiye’de Başarılı Start-Up Şirket Örnekleri

Dünya genelinde milyar dolarlık start-up rüzgarları eserken Türkiye’de de sağlam gelişmeler yaşanmaktadır. Dijital çağ, inovasyon sınırlarının zorlanması ve küresel ekonominin temellerinin değişmesi Türkiye’de de başarıyı yakalayan start-up’ların hızla ortaya çıkmasını sağlamıştır. Son yıllarda girişimcilik ekosisteminin (Start-up’lar, yatırımcılar, devlet-ekosistem ortakları) sağlam desteği, ilham verici girişimcilik hikayeleri, etkinlikler, ödüller ve faaliyetler start-up kurulumunu teşvik edicidir. Türkiye’de öne çıkan bazı başarılı start-up örnekleri şunlardır:

  • Trendyol
  • Yemeksepeti
  • Gittigidiyor
  • İyzico
  • Getir
  • Dream Games
  • BTCTurk
  • Paribu

En İyi Start-Up İş Fikirleri

Kendi start-up şirketini kurmak isteyen girişimciler için süreç iyi bir iş fikri bulmakla başlar. Tüm planlarınızın başarıya ulaşması hatta yatırım çekebilmeniz en başta sağlam bir iş fikrine dayalıdır. Çok iyi araştırma, analiz gerektiren bu süreç biraz zorlu olabilir. Bazı kişiler kısa sürede iyi fikirler bulup işe koyulurken, bazıları ise çok uzun süre boyunca yalnızca fikir aşamasında takılır kalır. Burada dikkat edilmesi gereken noktalardan biri özgün ve eşsiz bir iş fikri bulmalıyım noktasında çok zaman kaybedip, neredeyse kimsenin ilgilenmeyeceği, ihtiyaç duymayacağı ürün ile hizmetlere yönelmemektir. Aşağıda start-up girişimlerinde ihtiyaç ve talepleri karşılayıp başarıya ulaşan bazı popüler iş alanlarını görebilirsiniz:

  • Stok fotoğrafçılığı
  • Sanal asistanlık
  • Akıllı ev sistemleri
  • Büyük beden ürün satışı
  • Kapsül otel açılışı
  • Dijital pazarlama
  • Direkt nakliye
  • Gayrimenkul danışmanlığı
  • Sağlık turizmi
  • Düğün fotoğrafçılığı
  • Drone hizmetleri
  • Güneş enerjisi
  • Organik ürün satışı
  • Güzellik merkezi
  • Mobil uygulama
  • Mobil tasarım ajansı
  • Sera

Start-Up Projesi için İş Planı Nasıl Hazırlanır?

Start-up iş planı girişiminizin misyonunu başlatmak, yönetmek ve hatta tamamlamak için yapmanız gerekenlere dair fikir ile stratejileri kapsayan bir taslaktır. Basit gibi görünse de iş planı oluşturmak yalnızca bir belge yazmaktan ibaret değildir. Start-up’ın başarıya giden yol haritasıdır. Detaylı ve doğru sorulara verilen güçlü yanıtlardan oluşan bir iş planı ile hayal ettiklerinizi uygulamaya koyabilirsiniz. “Ne istiyorum? Neden şirket kuruyorum? Nasıl para kazanacağım? Uzun vadeli hedeflerim neler?” gibi sorular iş planını oluştururken temel alabileceğiniz noktaları gösterir. 

Sonuç olarak iş planınızda mutlaka start-up’ın misyonu, vizyonu, değerleri, ürün ya da hizmetleri yer almalıdır. Bunların kısa ve basit bir özetini de yazmanız faydalı olacaktır. Örneğin temel müşteri ihtiyacını, sorununu ve bunu nasıl çözeceğinizi öneren tek cümlelik bir başlangıç iş planı girişi yapabilirsiniz. Ayrıca iş planında işin yapısı, market stratejisi, rekabet avantajları, finansal planlama, kilit noktalar, iş geliştirme aşamaları gibi unsurlar da yer almalıdır. Açık ve net olmaya özen gösterilmelidir. 

start up nasıl kurulur

Start-Up Nasıl Kurulur?

Start-up kurmak ilk etapta karmaşık ve göze korkutucu gelebilir. İyi bir çalışma ve planlama gerektiren bu girişim için belli başlı stratejileri izlemek işinizi oldukça kolaylaştıracaktır. Türkiye’deki start-upların büyük bir bölümü iki ya da üç ortaklıdır. Ancak tek bir kurucunun olduğu şirketler de mevcuttur. Fikirlerin hayata geçirilmesi aşamasında sabırlı olmak önemlidir. Start-up kurmak yüksek riski de beraberinde getirdiği için üzerinde düşünülmemiş, aceleyle alınmış fikir ve eylemlerin başarısızlığa uğrama ihtimali yüksektir.

Start-up şirketinizi kurarken başka kurucu ortaklar bulabilir, kendi hayatınızda ve genel olarak çevrenizde eksik olan şeyleri gözlemleyebilirsiniz. İş alanınıza göre farklı gereksinimler oluşsa da genellikle etkili bir ekip kurmak, işi kütüğe geçirmek, yatırımcı bulmak, kullanıcıları takip etmek, ilk sürümü piyasaya çıkarmak, prototip yaratıp tanıtmak, satışa başlamak başlangıç aşamasında yapabilecekleriniz arasında yer alır. Ayrıca şirket kurmak için Mükellef gibi süreci profesyonel olarak yürütebilecek firmalarla anlaşabilir, işleri hatasız, hızlı ve zahmetsizce yönetebilirsiniz. 

New call-to-action

Start-Up Kurmak için Gerekenler

Girişimci adayı olarak bir start-up kurmak istiyorsanız başarı yolunda kullanabileceğiniz stratejileri ve tamamlamanız gereken adımları iyi belirlemeniz gerekir. Aşağıdaki adımları uyguladığınızda hedeflerinize ulaşma olanağını artırabilirsiniz. Start-up kurmak için gereken başlıca adımlar şunlardır:

  • Güçlü bir iş fikri bulmak: Bir sorunu ve ürünü tanımlamak işe başlamak için en iyi noktadır. Fikriniz her zaman yeni olmak zorunda da değildir. Mevcut ürün ve hizmetleri tüketici için daha iyi olacak şekilde güncellemek de seçenekleriniz arasındadır.
  • Bir iş planı hazırlamak: Bir fikriniz olduğunda ürün ve hizmetlerinizi detaylı olarak açıklayan bir iş planı oluşturmalısınız. İş planı finansal kaynak sağlama açısından da büyük önem taşır.
  • Yatırım kaynağı bulmak: Start-up maliyetleri her işletme ve girişimci için değişkenlik gösterir. Maliyetleriniz ne olursa olsun başlangıç aşamasında arkadaşlar/aile, melek yatırımcılar, banka kredileri, girişimci kapitalistler gibi kaynaklardan yatırım çekmeniz gerekebilir. 
  • Doğru kişilerle bağlantı kurmak: Start-up girişimlerindeki yüksek risk yol boyunca size rehberlik edecek kişilerle bağlantı kurmanızı gerektirir. Avukatlar, sigorta profesyonelleri, bankacılar size iş danışmanlığı yapabilecek kişiler arasındadır. 
  • Hukuk prosedürlerine uygun ilerlemek: İşletme lisansı başvurusu yapmak, işletme adını kaydetmek, federal vergi kimlik numarası almak, ticari marka başvurusu yapmak, ayrı bir banka hesabı açmak, endüstri düzenlemelerine dikkat etmek, müşteriler ve birlikte çalışacağınız diğer kişiler için sözleşmeler oluşturmak gözetmeniz gereken başlıca hukuki işlemler arasındadır. 
  • Lokasyon belirlemek (Fiziki veya online): İşletmeniz için fiziki veya online olarak bir ofis açabilirsiniz. Start-up kurarken özellikle başlangıçta birçok masraf yapmak zorunda kalabilirsiniz. Çoğu girişimci maliyetleri kısmak ve kaynakları diğer alanlara aktarmak açısından online şirket açmayı tercih eder. 
  • Pazarlama planı geliştirmek: Bir marka kimliği oluşturmak, rekabette öne çıkmak, müşteri ilişkileri kurmak, müşteri sadakati yaratmak, görünürlüğü artırmak ve şirket itibarını güçlendirmek için pazarlama stratejileri geliştirmelisiniz. 
  • Müşteri tabanı oluşturmak: Satışlarınızı artırmak, yeni müşterilere güvenilirlik mesajı göndermek, yeni müşteri kazanmak adına vakit ve emekten tasarruf edecek tavsiyeler almak için sadık müşteri tabanı oluşturmalısınız.
  • Değişime hazırlıklı olmak: Start-up’lar özellikle faaliyetlere geçtikleri ilk birkaç yıl içinde büyük değişimler yaşayabilir. Değişime adapte olabilecek bir ekip yaratmanız ve esnek bir bakış açısına sahip olmanız başarı yolunda önemli bir beceridir. 

Start-Up Kurma Maliyeti Nedir?

Start-up kurma maliyeti kuruluş aşaması ve sonrası maliyetler olarak ayrılabilir. Kuruluş aşamasındaki maliyetler hangi kuruluş yöntemini seçtiğinize bağlı olarak değişir. Yasal olarak şirketinizi şahıs şirketi, anonim ya da limited şirket olarak kurabilirsiniz. Seçtiğiniz türe bağlı olarak vergi avantaj-dezavantajlarınız ve maliyetleriniz farklı olacaktır.

Start-up kurduktan sonraki maliyetler de genel olarak şirketinizin hedeflerine, kâr-zarar ve iş hacmine göre belirlenir. Çoğu şirketin kuruluş aşamasından sonra üstlendiği maliyetler arasında KDV, sigorta primi, BAĞKUR primi, 3 ayda bir stopaj, 3 ayda bir geçici vergi, senede bir yıllık gelir vergisi, yılda bir yasal defter tasdikleri, yılda bir meslek odası üye aidatları, belediye vergileri gibi kalemler yer alır. Ayrıca start-up’ların hızlı ve sürekli gelişime ihtiyaç duyması nedeniyle eğitim, araştırma, reklam, pazarlama gibi çeşitli alanlara da kaynak ayırmanız gerekebilir. 

Start-Up’lar için Devlet Desteği ve Teşvikler

Start-up’lar için teknolojik ürün gelişimi ve yatırım açısından vergiler, sermaye eksikliği ya da bürokratik süreçler büyük sorun teşkil eder. Teşvik ya da destek bulmanın birçok yolu olsa da temel olarak 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’ndaki “Teknoloji Geliştirme Bölgeleri (TGB)” içerisinde yer almak gerekir. Start-up şirketiniz bu bölge içerisinde yer aldığında gelirler-kurumlar vergisi istisnaları, sigorta prim desteği, KDV muafiyeti gibi teşvik ve desteklerden yararlanmak mümkün olabilmektedir.

Ayrıca sektöre bağlı çeşitli kolaylıkların sağlanması da söz konusudur. Start-up işletmelerinin alabilecekleri başlıca devlet desteği ve teşvikler arasında KOSGEB (Küçük, Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı), TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu), Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı tarafından verilen teşvik ile destekler yer alır. Her biri hizmet içeriği, faaliyet alanı, sektör gibi faktörlere bağlı olarak farklı start-up girişimlerine yöneliktir. 

Start-Up Hızlandırma Programları

Start-up yolculuğunun her aşaması farklı zorluklar içerebilir. Çoğu kişi özellikle kurulum ve başlangıç aşamasını en zorlu kısım gibi görse de sürekli büyümeye çalışmak da çok yönlü yatırımlar gerektirir. Sadece bulunduğu ülkede değil global ölçekte tanınır olmayı hedefleyen start-up’lar için mentorluk, destek, network oluşturma ve eğitim programlarının ne derece önem taşıdığı açıktır. Girişimciler bu noktada kuluçka merkezleri (Incubator) ve hızlandırma programlarından (Accelerator) yardım alabilir.

Kuluçka merkezleri yeni bir fikrin kuluçkaya yatırılıp iş modeline, şirkete dönüştürülmesi sürecine odaklıyken, hızlandırma programları ise mevcut şirketin büyüme sürecini kısa sürede geliştirmeyi amaçlar. Programlar start-up’ların sektörüne, iş alanına, finans durumuna vb. göre farklı ölçeklere sahiptir. Özellikle teknolojik ürün geliştiren firmalar için çok sayıda program bulunur. Türkiye’de birçok kurum hızlandırma programı ile girişimcilere rehberlik yapmaktadır. Ayrıca aşağıda global çaptaki bazı popüler kuluçka ve hızlandırma programlarını görebilirsiniz:

  • 500 Startups
  • Masschallenge
  • Seedcamp
  • Techstars
  • Y Combinator
  • Startup Wise Guys
  • Founders Factory
  • Plug and Play

Start-Up Vizesi Veren Ülkeler Hangileridir?

Start-up vizesi ilgili ülkeye yatırım, inovasyon ve yetenek çekme kapasitesine sahip, yenilikçi, büyüme potansiyeli gösteren ekiplere/şirketlere belirli bir süre için verilen çalışma-oturma iznidir. Global çapta büyümeyi vizyon edinen girişimciler yurt dışı faaliyetlerinde bulunarak hedeflerine daha kısa sürede ulaşma, bağlantılı ülkelerle iş yapma imkanı yakalar. Start-up vizesi veren ülkelerin vize koşulları birbirlerinden farklılık gösterebilir. Bazı ülkeler start-up girişimlerini daha fazla destekler, vize vermede görece kolaylık sağlar. Aşağıda start-up vizesi veren ülkeleri inceleyebilirsiniz:

Estonya Start-Up Vizesi

Estonya start-up girişimlerini en çok destekleyen, dijital alt yapısı güçlü olan AB ülkeleri arasındadır. Bürokratik süreçlere takılmadan kısa süre içinde start-up vizesi alarak faaliyetlerinize başlayabilirsiniz. Estonya start-up vizesi  ölçeklenebilir ve yenilikçi hedeflere ulaşmayı amaçlayan girişimcilere verilen bir vize türüdür. Vize başvurunuzun Estonya’dan onay alması için iş modelinizin global çapta büyüme potansiyeline sahip olması ve aynı zamanda Estonya ekonomisine katkı sağlaması gereklidir. İki aşamalı süreçten oluşan Estonya start-up vizesi için öncelikle kurmayı düşündüğünüz iş fikri değerlendirilir. Fikriniz onay aldığında ise sizden istenen evrakları eksiksiz sunarak vize ve oturma izninizi alabilirsiniz. 

İngiltere Start-Up Vizesi

Yurt dışında girişimcilik fikirlerinizi hayata geçirebileceğiniz en avantajlı ülkelerden biri de İngiltere’dir. İngiltere’den start-up vizesi almak için ilgili alanda çok deneyimli olmanız da gerekmez. Ancak vizyonerlik, yenilikçilik girişimcilerde aranan temel nitelikler arasındadır. Özellikle bilişim teknolojileri, web tasarım, yazılım, mimarlık, oyun gibi alanlarda iş yapmak isteyenlerin İngiltere start-up vizesi alma ihtimali daha yüksektir. Vize başvurularının kabul edilmesi için öncelikle detaylı iş planı sunmak, en az B2 düzeyinde İngilizce seviyesinde olmak, iş planınızın İngiltere’deki yetkili makamlardan onaylanması gibi belirli şartları sağlıyor olmanız gerekir.

New call-to-action

Hollanda Start-Up Vizesi

Hollanda, stratejik konumu, AB üyeliği, istikrarlı ekonomisi ve yenilikçiliği yüksek oranda teşvik etmesi ile start-up vizesi almak çok cazip bulunan bir ülkedir. İnovatif bir iş fikri ve iş planına sahip olmanız vize almanız için başlıca unsurdur. Özellikle yeni teknolojiler kullanan, halihazırdaki iş modellerine yenilik getiren fikirler vize başvurunuzun onaylanma sürecini kolaylaştırır. Hollanda’da start-up vize başvurusu yapabilmek için kurmak istediğiniz organizasyonda aktif olarak çalışmalısınız. Sadece hissedar ya da yatırımcı olmanız yeterli değildir. Ayrıca Hollanda bir kolaylaştırıcı (Facilitator) ile çalışmayı da zorunlu tutmaktadır. 

Finlandiya Start-Up Vizesi

Finlandiya dışarıdan girişimci adayları cezbetmek amacıyla onların start-up vizesi alarak ülkeye yerleşmelerini kolaylaştırmaktadır. Finlandiya start-up vizesi alarak girişimci temelli oturma izni almanız mümkündür. Öncelikle somut ve start-up komitesinden onay alacak bir işletme faaliyet planına sahip olmanız gerekir. Uluslararası arenada hızla büyümeyi hedefleyen küçük ve orta ölçekli genç şirketler vize almada avantajlıdır. Business Finland ilk etapta şirketinizin iş modelini, büyüme potansiyelini ve yetkinliğini değerlendirir. Olumlu sonuç aldığınız takdirde start-up oturma izni başvurunuzu Finlandiya Göçmenlik Dairesi’ne yapabilirsiniz. Başvurularınızı hızlı işlem prosedürleri ile elektronik olarak da gerçekleştirebilirsiniz. 

Portekiz Start-Up Vizesi

Portekiz girişimci olarak oturma izni almak isteyen yabancı uyruklu kişilere D2 vize türü verir. Start-up vizesi de ülkede D2 vize türü olarak tanımlanır. Vize, 2 sene için geçerlidir ancak sonrasında süresi uzatılabilir. Nominal işletme sermayesi, kişisel fonlar, gerçekçi ve tutarlı bir iş planı, Portekiz ekonomisine katkı sağlayacak potansiyele sahip olmak, kapsamlı sağlık sigortası gibi koşullara uygunluk sağlamanız beklenir. D2 vizesi ile Portekiz’de yaşamak, iş kurmak, Schengen Bölgesi içinde serbest giriş ve dolaşım hakkı elde etmek, AB vatandaşlarının seyahat haklarına sahip olmak sahip olabileceğiniz avantajlar arasındadır. Girişimci olarak Avrupa genelinde iş bağlantıları kurma şansını yakalamak da mümkündür. 

Kanada Start-Up Vizesi

Start-up işinizi kurmanın en avantajlı olduğu ülkeler arasında Kanada da yer alır. Yüksek refah seviyesi, güçlü ekonomisi, doğal güzellikleri ile girişimcileri cezbeden ülke başvurusu onaylananlara kalıcı ikamet olanağı sunar. 3 yıllık daimi ikametgahın ardından Kanada vatandaşlığına başvuru yolu da açılır. Kanada start-up vizesi almak için İş fikrinizin belirlenmiş bir kuruluş tarafından onaylanması gerekir. Yenilikçi ve ekonomik büyümeyi teşvik eden bir potansiyel aranır. İşinizi kurduktan sonra organizasyonu Kanada’nın içinden yürütmeli, şirket içinde belirlenen oranda hisse ve oy hakkına sahip olmalısınız. Taahhüt sertifikası (İnkübatör, melek yatırımcı grubu ya da risk sermayesi fonundan alınmalı), dil becerisini kanıtlayan belgeler, sağlık koşullarına uygunluk, yeterli finansal kaynak gösterme de Kanada’dan girişimcilik vizesi alabilmenin şartları arasındadır. 

Litvanya Start-Up Vizesi

Litvanya start-up vizesi alabilmek için yenilikçi bir iş fikri sunup, bunu MVP (Minimum Uygulanabilir Ürün) veya prototip durumuna getirmeniz önemlidir. Ürün veya hizmetinizin ne olduğunu, Litvanya pazarına nasıl dinamizm ve yenilik getireceğini detaylı şekilde anlatan bir iş planı hazırlamalısınız. Ayrıca vize başvurunuzu değerlendirecek olan komitiye Litvanya’daki işinizi birkaç yıl boyunca nasıl finanse edeceğinize dair güvenilir kanıtlar da sunmanız gerekir. İş kurma planınız komite tarafından onay aldığı takdirde gerekli evrakları teslim etme sürecine geçebilir, hayalinizi gerçeğe dönüştürebilirsiniz. Vize süresi başlangıçta 1 senedir. Bu süre içinde işinizi kurmanız ve sürdürülebilir bir büyüme potansiyeli göstermeniz beklenir. İş başarınıza bağlı olarak vize süreniz uzatılabilir. 

Profesyonel Destek için Mükellef Yanınızda!

Büyük hayalleri gerçeğe dönüştürme yolunda Mükellef yanınızda! Start-up kurmayı ve hızla büyümeyi amaçlayan cesur girişimciler için profesyonel destek almak işlerin çok daha kolaylıkla hatasız ilerlemesini sağlar. Siz yenilikçi fikirlerinize odaklanmışken şirket kuruluşu ve sonrası destek süreçleri için profesyonel ekibimizden yardım alabilirsiniz! Şirket kurulumu, evrak toplama, finansal süreç yönetimi ve start-up girişiminizi büyütmek için ihtiyaç duyabileceğiniz tüm bilgi ve hizmetler Mükellef’te! Detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz. 

New call-to-action

Start-Up Şirketler Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Start-up şirketler hakkında en çok yöneltilen sorular ve cevapları aşağıda görebilirsiniz:

Start-Up ve Girişimcilik Arasındaki Fark Nedir?

Temel olarak start-up organizasyonlarında yenilikçi fikir ön plana çıkar. Geleneksel girişimcilikte ise genellikle mevcut fikirlerin benzer uygulamaları görülür. Start-up’larda paylaşım ekonomisi, geleneksel girişimcilikte ise rekabetçilik anlayışı vardır. Ayrıca önemli farklardan biri de start-up’ların hızlı büyüme, geleneksel girişimciliğin ise kâr odaklı olmasıdır. 

Start-Up Ekosistemi Nedir?

Start-up ekosistemi belirli bir bölgede yer alan start-up işletmelerin hızla büyümesini ve başarıya ulaşmasını destekleyen aktörlerden oluşan bir sistemdir. Start-up ekosistemin aktörleri arasında start-up’lar, kuluçka merkezleri, melek yatırımcılar, devlet ve ekosistem ortakları yer alır. 

Start-Up Hukuku Nedir?

Start-up hukuku, start-up girişimci adaylarının iş fikirlerini hayata geçirme ve sürdürme aşamalarında uyması gereken hukuki süreçlerdir. Start-up hukuku ticari hayata yön veren pek çok hukuki kuralla yakından bağlantılıdır. 

Start-Up Ortaklık Sözleşmesi Nedir?

Start-up ortaklık sözleşmesi organizasyona ortak olmayı planlayan kişiler arasında hukuki, finansal ve yönetsel anlaşmaları tanımlayan yasal bir belgedir. Ortaklar arasındaki ilişkileri düzenlemek, görüşmeleri kolaylaştırmak ve olası anlaşmazlıkları önceden görüp önlemek bakımından önem taşır. 

Start-Up Şirketleri Yatırım Almak için Ne Yapmalı?

Start-up şirketleri yatırım almak için öncelikle sağlam ve yenilikçi bir iş planı oluşturmalıdır. Yatırım almak için başvuracağı başlıca kaynaklar arasında ise melek yatırımcılar, aile/arkadaşlar, banka kredileri ile girişimci destekleri yer alır.

Start-Up Değerlemesi Nasıl Yapılır?

Start-up değerlemesi girişimin değerini belirleyen bir ölçüttür ve özellikle yatırımcılar için büyük önem taşır. Risk Sermayesi Yönetimi, Scorecard Yöntemi, Berkus Yöntemi, First Chicago Yöntemi, Risk Faktörleri Toplamı Yöntemi gibi alternatif yöntemlerin yanı sıra indirgenmiş nakit akımı (DCF) analizi, net varlık değeri, piyasa çarpanı gibi geleneksel değerleme ölçütleri de kullanılır. 

Start-Up’lar için Exit Nedir? Nasıl Yapılır?

Start-up exit, start-up girişimini devrederek işten ayrılma anlamına gelir. Çoğunlukla start-up girişimcileri ortalama 5-10 senelik süreçte işleri belli bir büyüme seviyesine getirdikten sonra şirketi daha büyük firmalara satarak büyük kazanç sağlar. 



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir